18:14 - TAYVAN BÜYÜK ELÇİLİĞİ 4 ÜNİTEYİ REYHANLI BELEDİYESİNE BAĞIŞ YAPTI
12:07 - Hatay Valisi Mustafa MASATLI, 2023-2024 Eğitim Öğretim Yılı münasebetiyle bir mesaj yayımladı.
09:36 - SON BAŞVURU TARİHİ 24 AĞUSTOS PERŞEMBE GÜNÜ
06:53 - HATAY’DA YERİNDE DÖNÜŞÜM’E TALEP YAĞMURU
06:35 - ÇALIŞKAN: DEPREMZEDE ÇİFTÇİLERİN BAĞ-KUR PRİMLERİNİ DEVLET ÖDEMELİ
13:19 - DEPREM BÖLGESİNDE YARALAR SARILIYOR”
07:57 - REYHANLI PTT ŞUBESİ TAYVAN KÜLTÜR MERKEZİNE TAŞINDI.
06:48 - BAKAN ÖZHASEKİ AÇIKLADI:
08:17 - REYHANLI’DA SOKAK HAYVANLARI İÇİN MODERN VE ÖRNEK BİR PROJE HAYATA GEÇİRİLİYOR
BEDEL ÖDEMEK
Mk Pera Kampüs Özel Eğitim ve Rehabilitasyon merkezinin kurum Psikoloğu Hasan Abacı
Günümüzün ve geçmişin en önemli problemlerinden birinin ‘bedel ödemek’ olduğunu düşünüyorum. Eski zamanlarda çocuk şimdiki kadar değer görmüyordu. O zamanda büyüyen çocuklar fazlaca bedel ödedi. Nasıl bedeller olduğunu açıklayayım: 2 sene sonrada üzerine gelsin diye büyük elbiseler alınırdı. Büyük abi, abla, kuzen, komşu çocuğundan okul kitaplar alınırdı. Kendi oyuncağını kendi yapmak zorunda kalırdı. Markete (o zamanlar bakkal) gidip abur cubur almak büyük bir zenginlik göstergesiydi. Bisiklet sahibi olabilmek için yaz boyu bir esnafın yanında çırak olarak çalışmak, itilmek kakılmak. Renkli renkli toklar alıp takmak, toprak saha yerine halı sahada top oynamak o dönemde yaşayan çocuklar için ulaşılması zor ve çok tatlı görünen şeylerdi. O dönem çocukları büyüdü ve çoğu maddi anlamda iyi durumlara geldiler. Çocukluklarında ‘bedel ödediklerini’ düşündüklerinden dolayı çocuklarına bu bedelleri ödetmemek adına hatta bunun ayarını biraz kaçırarak ne tür imkân sağlayabiliyorsa kendi çocuğu için bu imkanları önlerine serdi. Sınırsız denecek kadar çok imkân sahibi olarak büyüyen çocuklar, eski zamanlarda büyüyen çocukların ulaşması imkânsız gibi gördüğü çoğu şeye hiçbir çaba sarf etmeden ulaşabilince bunların hepsi gözlerinde değersiz oldu. ‘Ben çektim çocuğum çekmesin’ düşüncesiyle çocuğuna yaklaşan anne-babalar, çocuklar belli bir yaşa geldiğinde gördüler ki çocukları hep tüketen ama hiçbir şey üretmeyen, doyumsuz, değer bilmeyen, en ufak bir sorunun üstesinden gelemeyen sorumsuz bir yetişkine dönüşmüş. Bunlarda beraberinde kuşak çatışması ve psikolojik sorunlar (depresyon, panik atak, anksiyete, sosyal fobi gibi) getirdi. Geçmişte bedel ödeyerek büyüyen çocuklar; değersiz hissetme, öz güven eksikliği, aşırı gurur gibi psikolojik problemler yaşarken yeni neslin yeni psikolojik problemlerle uğraşmasına neden oluyor. Hem geçmişteki hem de günümüzde yetişen çocuklar profesyonel yardım almadığı sürece bu döngü bu şekilde devam edecek.